click below
click below
Normal Size Small Size show me how
perception S01E01
perception dizisi kelimeler
Question | Answer |
---|---|
observable | izlenebilir, gözle görülür, uyulması gereken, ölçülür |
universe | evren |
suppose | zannetmek |
might [modals] | olabilirlik |
department | bölüm |
neuroscience | nörobilim |
relate | ilgili |
Ironic | İronik |
exactly | kesinlikle |
instead | yerine |
fantasize | fantezi kurmak |
hallucinate | gördüğünü sanmak, haisünasyon |
Hallucination | sanrı |
expect | beklemek, ummak |
drug | uyuşturucu |
something | bir şey |
alter | değiştirmek |
consciousness | bilinç |
Reality | gerçeklik |
figment | hayal ürünü |
imagination | hayal gücü |
breathless | nefes nefese, nefesi kesilmiş |
nightmare | kabus |
neurochemical | nörokimyasal |
indistinguishable | ayırt edilemez |
banging | çarpmak, vurmak |
skull | kafatasları |
actually | aslında |
experience | deneyim |
event | olay |
perceive | algılamak |
often | sık sık |
picked up | almak |
veggie wraps | vejeteryan dürüm |
scarf it down | yemek, yutmak |
board | yiyecek, içecek |
exchange | karşılıklı alıp verme, takas |
light | hafif, biraz |
housekeeping | ev işi, temizlik |
wonder | merak etmek |
buy | ısmarlamak |
term-paper | dönem ödevi |
pick your brain | fikrini almak |
Discuss | tartışmak |
obviously | açıkça |
get fired | kovulmak |
regretfully | üzülerek, ne yazık ki |
respectfully | saygıyla |
decline | reddetmek |
carried a cellphone | telefonu taşımak |
government | devlet |
track | takip etmek |
demotion | rütbe indirme |
counsel | avukat |
fracture | çatlamak |
confess | itiraf etmek |
homicide | cinayet masası ekibi |
Either way | Her iki şekilde de |
lift | kaldırmak |
trophy | kupa |
bash | sertçe vurmak, çarpmak |
coerce - coerced | zorlamak - zorlanmış |
vacant affect | histeri hastası |
eating disorder | yeme bozukluğu |
mental illness | akıl hastalığı |
involved | işin içinde |
informed | bildirmek, haberdar etmek |
bureau | büro |
top executive | Üst düzey yönetici |
receiving death threat | ölüm tehditi almak |
pharmaceutical industry | İlaç endüstrisi |
part of a vast | geniş(büyük) bir parçası |
conspiracy | komplo |
argue | karşı çıkmak |
consulting gig | danışmanlık hizmeti |
particular reason | Özel bir neden |
insurance money | sigorta parası |